ŞİİRİN SESİ (6)


Arapgirli şair Kirkor  Yeteroğlu  da “kış” dan yakınmaktadır.Yakındığı “kış” karlı ,yağmurlu kış değil,nasıl  Ahmet Haşim “Merdiven” şiirinde sözünü ettiği” merdiven “yaşamın basamaklarıysa Kirkor Yeteroğlu  da “Dokundukça Hep Kış” şirinde yaşamın zorluklarından ,sıkıntılarından ,iki yüzlülükten ,yapaylıktan …söz etmektedir.”Kış,”simge”dir.



 



Dokundukça Hep Kış”



                                             



Ömrüm ilk günden                                                                            



Akşamüstü                                                                                                                                                                     



Bin yüzlüyüz şimdi



Irmaklar suskun



İğreti gülücükler açmış



Yaşamın renginde



Saksılarda yapma çiçekler



Dokundukça hep kış                                                                                         



Boğuluyoruz sessizce



Çağ artığı kıyılarda                                                                                                                                                       Saatler sanal zamana ayarlı                                                                                                                           Sevginin kurma kolu kırık



Ütopya                                                                                                                                                                           Yenik bir düş kendi ülkesinde



 



(Kirkor Yeteroğlu,www.şiirakademisi com)



              



 



Kirkor, duygularını şiirleriyle dışa vuruyor. Yaşama, karamsar bir bakışı var. Dizelerinde, aydınlık bir dünya düşlediğini, ne var ki böyle bir dünyanın olmadığından yakınmaktadır. Çünkü, artık evrenimizde her şey yapaydır. Artık insanlar iki yüzlü değil, bin yüzlüdür. Gülücükler bile içtenlikli değildir. Böyle bir dünya, şairi bunaltmakta, karamsarlığın girdaplarına çekmektedir.



Yazar Nurullah Ataç “Çocukluğum olmadı” diyor. (Benim de olmadı).”Ömrüm ilk günden /Akşamüstü “ dizelerinden de Kirkor’un çocukluğu olmadığı ya da sıkıntılı bir çocukluk yaşadığı anlaşılıyor. Ömrünün sabahı, öğlesi olmadığı gibi baharı, yazı da olmamış. ”Hep kış” derken de yaşamdan aradığını bulamamanın kırgınlığı var. ”Irmaklar suskun” derken insandan doğaya aktarmadan yararlanılmış. ”İğreti gülücükler açmış /Yaşamın renginde /Saatler sanal zamana ayarlı” dizelerinde “İkinci Yeni’nin ustaları gibi sözcüklere yeni anlamlar yüklemiş. ”Sevginin kurma kolu kırık” dizesinde, soyut bir kavram olan “sevgi” somutlaştırılmış.



Şiir iki ayak üzerinde yürür: Biri imgelem (Bir nesneyi, o nesne karşımızda olmaksızın tasarımlama yetisi), öteki içtenlik. Bu ikisi olmazsa ya da gereği kadar olmazsa o şiir yarınlara ulaşamaz, diyor Fazıl Hüsnü Dağlarca (Şirin M. Ruhi, Dağlarca Şiirinde İki Çocuk Gövdesi)



Kirkor un şiiri imgelem yüklü ve içtenlikli.Geleceğe kalma olasılığı yüksek. Soyuttan somuta geçişler var. Başka bir deyişle somutlaştırma. Sözgelimi, Sevginin kurma kolu kırık dizesinde soyut bir kavram olan “sevgi” somutlaştırılmış.  



Ütopya, gerçekleştirilmesi olanaksız        tasarı ya da düşünce. Neden “Yenik bir düş kendi ülkesinde” Dünyada ve ülkemizde barışın gerçekleşmemesinden mi? Düşünürlerin, yazarların, gazetecilerin… bilinçaltlarında yaşattıklarını dışa vuramamalarında mı? Bu dünyada, özellikle de ülkemizde acıların dinmemesinde mi? Kirkor, söylemek istediklerini birtakım imgelerle gizlemiş. Gizemli duygularını, düşüncelerini algılamak, yorumlamak zor. Şiirinin güzelliği de bu zorluktan, derinlikten geliyor. Aslında, şiir yorumlanamaz; okunur, bir türkü ya da bir şarkı gibi dinlenir gerçek şiirse. Kirkor‘un şiirinde ikinci yeni havası seziliyor. Özünde de İkinci Yeni şiirini anlamak zordur. İkinci Yeni şairleri bu görüşü doğrular özellikte şiirler yazmışlardır.           



 




İkinci Yeni şiirinden örnek dizeler:




"Denizin pencereleri sürgülüydü"

"Atımı istedim evin göğü gerindi"

"Yalnızlığın dükkânlarında hasır koltuklarda oturduk"

"Bu denizler ne güzel böyle değil mi f"

"Bir f' ‘diniz Önasyalarda o şey evlerde"

(İlhan Berk)



"Seni çağırıyorum parmaklarımdan süt emmeye"

"Ses kışı. Ateş yırtıldı. Çarpıldık. "

"Bir bülbül içimde sedefle kaplanıyor"

"Kaybolursa taşlar içinde taşlar getiren taş bir bulut"

"Baharı seller götürdü boğuldu yaz"

(Sezai Karakoç)



"Üzünç yüklenmiş bir gemi"

"soğuk tirşe renkli salı günleri arkamızdan koşardı"

"En cumartesili bir İstanbul düşünerek bu kantoları düşünüyorsun"

"Yüzüklerinde altın parmaklar takılıymış"

"arsenik şişesine eylül doluyor"

(Ece Ayhan)




Ahmet Haşim, ”sembolist” bir şair. Cahit Sıtkı; yaşama sevincini, iyimserliğini çevresine yayıyor. Ne var ki “ölüm teması” birçok şiirinde baskın. Ziya Osman Saba’nın şiirlerinde karamsarlık ağırlıklı; sevinç, acıma duygusunu da işlemiş. Behçet Necatigil, güzel, yararlı şiirin peşindedir. Attila İlhan’ın şiiri aşk ağırlıklıdır. Tek teması aşk değil, toplumsal çalkantıları, gerilimi, direnişi, başkaldırıyı, özgürlük özlemini dile getiren şiirleri de var. Kirkor‘un şiirlerinde Ahmet Haşim’in, Cahit Sıtkı‘nın, Ziya Osman Saba’nın, Behçet Necatigil’in, Attila İlhan’ın ortak söyleyiş ve duyarlık özellikleri görülüyor; ancak kendi kırık sesi de duyuluyor... Kırgın, ezik bir söyleyişi var.



1.www. diledebiyat  net.                                                                                                 



2.www.edebiyatdefteri com.www.şiirakademisi com.



3.blogcu com.



4.Forum Alev




5.Kıyı,sayı 206,Ocak-Şubat 2009       



6.Marmara Ü. Türkiyat Araştırmaları Ens. Yeni Türk Ed. Doktora Öğrencisi. El-mek: halisahmetozer@yahoo.com.tr. Yrd.



7.Onur Akbaş, Memleket Gazetesi, “Popülizm ve Cehalet Terörü” 12-03-2007, www.memleket.com.tr



8.Onur Akbaş, Hakimiyet Gazetesi, “Entelektüel Perspektiften Yalnızlık ve Cinnet”



9.Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Sayı 7 Yıl:1996



10. türkoloji cu.edu.tr.



11.Yrd. Doç. Dr., Kara Harp Okulu. El-mek: ertanrl@gmail.com



 



 




              



 



 



 



 



 



 



 



 



 




 


Editör : huseyinbasdogan
Site: ..:: Arapgir Postası ::..
URL: http://www.malatyayabakis.com//yazdir.asp?bolum=224